14 Mayıs 2023 seçimlerinde Cumhur
ittifakı mecliste çoğunluğu rahat bir şekilde elde etti. Millet ittifakı ise
nal topladı. Şimdi bırakın 2018 seçimlerine göre şu oy kaybetti, bu oyunu
arttırdı gibi züğürt tesellisini… Değişen hiçbir şey yok. 22 senedir Türkiye’de
AKP ve Tayyip Erdoğan’ın borusu ötüyor. Beş sene daha ötecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan henüz bu seçimlerde cumhurbaşkanlığını kazanmadı. Malumun ilanı için 28
Mayıs’taki seçimler bekleniyor. Elbette ki cumhurbaşkanlığı seçimini Erdoğan
kazanacak. Kimsenin şüphesi olmasın. Üstelik de fark atacak. Hoşunuza gitse de gitmese de büyük bir sürpriz olmazsa sonuç bu...
Türkiye’de ekonomi yerlerde
sürünüyor. Halk aç, satın alma gücü verilen zamlara rağmen çok düştü. İnsanlar
kiralarını ödeyemiyor, borçlarını kapatamıyor, bankalarda türlü çeşit cambazlık
var, transferlerde sorun yaşanıyor, geçen hafta kartlar bile gerektiği gibi
çalışmamış, hele hele deprem felaketi sınavında hükümet resmen sınıfta kaldı.
Ama yine de seçimi kazandılar.
Yolsuzluk söylentilerinden
geçilmiyor. Demokrasi ise rafa kalkmış. 6 yaşındaki kızlar tarikat şeyhlerine
eş diye veriliyor, kadın cinayetlerinde dünya rekortmeniyiz. Küçücük erkek çocuklara
bile tecavüz ediliyor. Göçmenler Türkiye’nin her yerine dağılmış.
Ama yine de seçimi kazandılar…
Muhalefet nerede yanlış yapıyor? Nerede
mi yanlış yapıyor, ne yani, siz 100 kere seçim kaybetmiş olan liderlerden bu
sefer kazanmasını mı beklediniz? Daha çok beklersiniz… Bu liderler iş başında
kaldıkça hiçbir şey değişmez.
Geçmiş olsun…
Belki de AKP ve Erdoğan seçimi kazandı
yerine acaba muhalefet mi kaybetti demek gerekli? Muhalefet Türk halkı için
neyin iyi neyin kötü olduğunu anlatamadı. Anlatımlarında, can havliyle
yaptıkları ortaklıklarda, terörizm konusunda, baş örtüsünde ve daha birçok
hayati konuda büyük yanlışlıklar yaptılar.
Gönül bir deli lider arıyor,
yolsuzlukların hesabını soracak, yeniden parlamenter sistemi getirecek, adaleti
tesis edecek, sorumlulardan hesap soracak, hırsızların, yolsuzluk yapanların,
devleti soyanların, hak yiyenlerin dizlerini titretecek bir deli lider arıyor
gönül.
Öyle bir deli lider ki o ve
milletvekilleri maaşlarını bu devlete bağışlasınlar, cumhurbaşkanlığının 15 uçağı
satılsın, 1300 odalı saraylar üniversiteye dönüşsün, devlet memurlarına peşkeş
çekilen binlerce oto elden çıkartılsın, suçlular adli kontrol şartıyla diyerek öyle
hemen ertesi gün salıverilmesin. Düşünce özgürlüğünde dünya şampiyonu olalım.
Kadın cinayetleri durdurmak için
gerçekten caydırıcı önlemler alabilecek cesarette liderler arıyor gönül.
Caydırıcı cezalarla istismarlar durdurulsun, erkekler kadınlara mallarıymış
gibi davranamasın, mecliste yarı yarıya kadın milletvekili olsun. O kadınların
başı açık kapalı fark etmez, başının içi açık fikirli olsun yeter.
Türkiye’nin bu günkü halinin
sebebi Erdoğan değildir. Erdoğan sonuçtur. Sebep değildir. Bir toplumda idareden,
idare edenler kadar edilenler de sorumludur. Böyle saraya böyle süpürge… Yani
Erdoğan giderse Türk halkının onun yerine getireceği idareciler Türkiye’yi
aynen bugünkü gibi idare edeceklerdir.
Erdoğan’ı sevmeyenlere, hayaller
kuranlara geçmiş olsun… Türkiye’ye bu hayalleri gerçekleştirecek bir ATATÜK
lazım.
Geçmiş olsun…
Aaron Baruch (Ankaralı)
Bence zamansız bir öngörü veya daha doğrusu tahmin çünkü bir dayanak ortaya konmamış. Bu türden bir yazının kime faydası olur, besbelli. Şu anda ihtiyacımız olan bu değil, orası kesin.
YanıtlaSil