26 Ağustos 2023 Cumartesi

İSRAİL’E ŞERİAT MI GELİYOR?

 




2000’li yılların başında Türkiye’de AKP iktidara geldiğinde sekülerlerin şeriat korkusu tavan yapmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “artık hayatımızı inancımıza göre yaşayacağız” demesi, din adamı kılıklı soytarıların toplumsal hayata müdahale etmesi, devlet okullarında din dersine ağırlık verilmesi, kuran kurslarının pıtrak gibi çoğalması  ve diyanet işlerinin gittikçe daha etkin olması bu endişeleri çoğaltmıştı.

22 sene geçti, Türkiye’ye hiç de öyle şeriat meriat gelmedi. Herkes inancını serbest şekilde yaşıyor. Dinin Türkiye’de etkisi var mı, var elbette, ne istiyorsunuz, % 99.9’u Müslüman bir ülkede din etkili olmaz mı? Olur elbette… Ancak sonunda bugün Türkiye laik bir ülke mi? Laik. Ne kadar laik, onu da herkes kendine göre yorumlasın.

İsrail’in iktidarda bulunan 37’nci hükümetinin Knesset’te 64 milletvekili var ve bunların 32’si dindarlardan (haredim) oluşuyor. Üstelikte bu hükümette Itamar Ben Gvir ve Smotrich gibi aşırı sağcı (hatta ırkçı) milletvekilleri bakanlık yapıyor. İsrail’de azımsanmayacak bir orandaki ateistler, eşcinseller ve nüfusun büyük bir kısmını oluşturan sekülerler “acaba İsrail’e şeriat mı geliyor” diye endişeliler.  Ülkeyi terk etme planları yapanlar var.

Geçenlerde bir otobüs şoförü araçtaki genç kızlara “arkaya geçin ve üstünüzü örtün” diyebildi.

Çevre bakanı İdıt Silman 25 Ağustos’ta Kudüs yakınlarındaki Ma’ayan Harod ve Ma’ayan Hinnom doğal rezervlerinde karşı cinslerin birlikte yüzmelerine izin verileceğini duyurdu.  Karara haredimler tepkililer, bu “İsrail’in kültürel değerlerini tehdit eder” diyorlar. Bakan ise “kaynakların kullanılma süresini 2 saat uzatırız, o sürede ayrı cinsler birlikte yüzmez” diyor. Karar 2024’de verilecek.

Bu çatışma İsrail’in kurulduğu günlerden beri var. 1948’de İsrail kurulurken Ben Gurion o günkü şartlarda yeşiva öğrencilerini askerlikten muaf tutmuştu. Bunun birkaç sebebi vardı. Avrupa’da yeşiva kalmamıştı, neredeyse tümü savaş sırasında yakılmıştı. Yeşiva hahamları ve öğrencileri soykırımda yok edilmişti. Dini ayakta tutacak çok az insan vardı ve yenilerinin yetiştirilmesi gerekiyordu. Bu konu çok önemliydi. Çünkü Kudüs’ün kadim Yahudilerinin bu yeni kurulan devletini desteklemeleri gerekiyordu. Amerika’daki haredirler İsrail’i kabullenmezlerse para ile siyasi desteğin yok olması demekti. O zamanlar bir milyondan az olan İsrail Yahudi nüfusu içerisinde sadece 400 yeşiva öğrencisi askerlikten muaf kabul edildi. 400 sınır oldu.

Gelgelelim Menahem Begin 1977 yılında bu sınırı kaldırdı. Binlerce Haredi genci torato umanuto yani “Tora onun mesleğidir” kavramına dayanarak askerlikten muaf kabul edildi. Bunlar bütün vakitlerini tora öğrenmeye harcadıklarından işleri güçleri de olmadı, devlet bunları fakir kabul etti, üstelik korunmaları dinen yasak olduğundan her biri 5 – 10 çocuk yaptı devlet de bunlara maaş bağladı.

 

(Esasında bu haredimlerin askerlikten muaf tutulması ile ilgili çok kararlar alınmış, çok düzenlemeler yapılmış, tecil edilmişler, çok değişiklikler olmuş ama ben bu kadarını yazmakla yetineceğim. Bu günkü durum bu, yeşiva öğrencileri sınır olmaksızın askerlikten muaftır.)

 

Seküler kesim “artık 2023 yılındayız, yeterinden fazla din adamı var, bu yeşivalar ülkeye çok büyük bir yük” diyorlar. Vergilerin “bu tembel” insanlara gitmesinden çok şikayetçiler. Orduda hizmet vermemeleri de çok eleştiriliyor. Kendilerini yeşiva öğrencisi olarak gösteren bazı sahtekârlar da vatan görevinden kaçıyor. Bu da ayrı bir sorun. Bu konu seküler kesimle haredimler arasında güvensizlik, nefret ve ayrımcılık yaratıyor.  

İsrail’de bir milyon 300 bin kadar haredim var. Bunlar yaklaşık 10 milyonluk İsrail’in %13’üdür. Hızla çoğalırlar fakat bir kısmı yön değiştirerek haredimliği terk eder ve normal hayata geçer, uzun yıllardır bu %13’lük oran değişmemiştir. Şunu da belirteyim ki haredi olup askerlik yapan da bir sürü İsrailli var.


Bu arada şunu da söylemek gerekir, haredimler olmazsa bu ülkenin demografisi hızlı çoğalan Arap’ların lehine muhakkak ki değişir. Bu değişiklikten İsrail’i koruyan, haredimlerin de hızlı çoğalmalarıdır.  

Esasında hukuk reformu protestolarının esas sebeplerinden birisi bu. Çünkü Bagatz’ın (yüksek mahkeme) yetkileri kısıtlanırsa ve haredimlerin istediği kanunlar meclisten geçerse buna “dur” diyecek Bagatz’dan başka makam yok. Bu zaten laik bir ülke olmayan İsrail’i halakik (Tora hukuku-şeriat) bir memleket haline getirebilir. Örneğin “shabatta araba kullanmak yasak” diye bir kanun çıkarsa nüfusunun yarısı bu memleketi terk eder.

Uzun lafın kısası din, özellikle  ihraç edilmeye kalkılırsa herkesin başına bela. Kim nasıl istiyorsa inancını yaşasın, ama başkasına karışmasın. Devlet 3000 sene evvel yazılmış bir kitaba göre nasıl idare edilebilir?

Şu bir gerçek ki demokrasi ile din yağ ile su gibidir. İstediğin kadar karıştır, bırakınca hemen ayrılır. Yahudilik, Müslümanlık fark etmez, demokrasinin olduğu yerde din, dinin olduğu yerde demokrasi olmaz. Sonunda çatışır. Yeter ki bu çatışma makullük seviyesinde olsun ve kimse kimseye karışmasın. AMEN…

 

Aaron Baruch  (Ankaralı)

 

Kaynakça : 

Oda TV - Biz çok konuştuk, sıra onlarda: İsrail'e şeriat mı geliyor - Dünya - ODATV (odatv4.com)

BARD - Bard (google.com)



 


2 yorum:

  1. Bilincli israel secmeni secimde sagin sagini isteriz diyerek seriati getirtti bilerekmi yada, umduklari arzu ettikleri liderin ortakarini fark etmedenmi .koalisyon sozlemesinde basbakandan tam yetki alan adalet bakani .seriat maddelerini haridi partilere verdi .1 kanunen din egitimi 28 yasa kadar alan yesiva ogrencileri tukcesi imam hatipliler kanunen askere alinmiyacak.2 . her din ogrencisi 36 ay asker lik yapanlar icin esit hakka sahip olacaklar .ilave haridi partiler milli parklarda kadin erkek ayri yikanmasini istediler .haridilerin safina alan adalet bakani levin basbakan baski ile bu kanunlari gerceklestirip reform sayesinde ,bu kanunlara yuksek mahkemede gorusulmeden onayini istiyor .iktidarin anarsi dedikleri gostericiler su ana kadar bu kanunlari onlediler kadin haklarini korumak icin cabaliyorlar .seriatin diger karari .din mahkemelerine .evliligi biten hanimlarin nafaka hakkini din mahkemesine verilmesi .bu mahkemeler sosyal ihtiyaca gore degil 5000 onceki tevrat kanunlarina gore nafakayi tayin edecek . tekrar iktidarin anarsi dedigi hanimlar bu hakkilarini korumak icin gosterilerde .seriati secmen arzu etti sagin sagini secerek bu rejime onay verdi .oy verirken partilerin tuzugunu okuyan oldumu mechul .bugun telavivde ctesi gunu hafif ray tren calissin isteyenler secimde ne sectiklerini bildilermi . sectiklerini buldular .

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.