21 Kasım
2018 tarihli Şalom Gazetesi’nde yayınlanan Karel Valansi’nin ATEŞKES NEDEN
ÖNEMLİ başlıklı yazısına cevabımdır.
Değerli
yazarın köşe yazısındaki ikinci paragrafı aynen kopyalıyorum.
Olayların
fitilini ateşleyen gizli operasyonun hangi amaçla veya ne kadar süredir
yapılmakta olduğunu bilmemize şu an için imkân yok. Ancak Gazze’nin içinde
yürütülen bu istihbarat çalışmalarının artık daha zor yapılabileceğini söylemek
mümkün. Ama asıl soru, tam da Mısır aracılığıyla Hamas ile ateşkes
görüşmelerinde ilerleme kaydedilmişken, Hamas yedi aydır süren gösterilerde
sınıra yaklaşılmasını engellemişken, Katar daha yeni Gazze’deki memur
maaşlarının ödenmesi için İsrail’in izni ile Hamas’a 15 milyon dolar yardımı
teslim etmişken bu operasyon ertelenemez miydi? Görüşülmekte olan ateşkesin
amacı tam da geçtiğimiz hafta yaşanan çatışmaları engellemek değil miydi?
Değerli Karel’in
yazısından “yahu, tam işleri düzeltmişken ne diye bu işi yaptınız, yani
şimdi zamanı mıydı?” diye bir anlam çıkarıyorum. Haksız mıyım?
Operasyonun
hangi amaçla yapıldığını bilmiyoruz. İsrael’de de bilen insanların sayısı iki
elin parmaklarından fazla değildir. Şimdi ben de sana sorayım değerli Karel:
-Ne için
yapıldığını bilmediğin bu operasyonun ertelenip ertelenmemesi hakkında fikir yürütmen
saçma değil mi?
Belki
çok gerekliydi.
Belki
şimdi yapılmazsa hiçbir önemi kalmayacaktı.
İsrael’in
düşünen beyinleri 7 adet elit askerini Gazze cehenneminin içine operasyon
yapmak için gönderirken senin düşündüklerini düşünemediklerini mi
varsayıyorsun? İşlerin ters gidebileceği, askerlerimizi kaybetme riski olduğu
düşünülmedi mi sence? Her bir İsraellinin hele hele bir İsrael askerinin bu devlet, ve
hatta bu millet için ne kadar değerli olduğunu bilmiyor musun?
İsrael’in
siyasileri, askerleri, istihbaratçıları her türlü olasılığı hesap etmemişler
midir? Böyle mi düşünüyorsun?
Bak
değerli Karel, Gazze halkını zorla ve cebren yöneten Hamas’ın politikası “savaş
şahane, operasyon bahanedir.”
Bu
adamlara daha yeni yeni jeneratörleri için yakıt verdik. Kerem Şalom kapısından
her gün 700 kamyon malzeme İsrael’den Gazze’ye geçiyor. Yaranabiliyor
muyuz? Yok, olaylar yine devam.
Sen de
yazdın, uğursuz Katar’ın 15 milyon dolarını kendi elimizle Hamas’a teslim
ettik. Güya memur maaşları içinmiş. Sen onu benim külahıma anlat. Herifler birkaç
saat içinde Ashkelon’a, Ashdod’a fırlattıkları 400’den fazla roketi üretecek parayı
nereden buluyorlar? Parayı verdik de bir şey mi değişti? Yok, olaylar yine
devam.
Yahu, İsrael
barış için elindeki Gazze’yi olduğu gibi bu heriflere verdi be… Ne oldu, barış
geldi mi? Yok yine savaş, yine savaş…
Yazında
anlamadığım bir husus da “Hamas yedi
aydır süren gösterilerde sınıra yaklaşılmasını engellemişken…” demen.
Değerli
Karel, sen de biliyorsun, ben de biliyorum, bütün herkes de biliyor. Bu gösterileri
Hamas yaptırıyor. Hamas düzenliyor. İnsanları oraya zorla getiriyorlar. Gelenlere,
yaralananlara, ölenlerin ailelerine para veriyorlar. İşsizliğin, parasızlığın
had safhada olan Gazze’de, zavallı insanlar mecburi İsrael sınırına gösteriye
gidiyorlar. Yoksa daha altı bağlanan bebelerin orada ne işi var? Hamas’ın amacı
dünyanın ilgisini Gazze’ye çekip para toplamak. Yani Hamas gösterileri
engellemek üzereydi de bu operasyon yüzünden mi işler bozuldu? Bırak Allah
aşkına…
Düsturu,
(haz ve şalom, haz ve halila) İsrael’i yok etmek olan Hamas ile barış olmaz,
Hamas’ın tabiatına aykırı… Dedim ya “savaş şahane, operasyon bahane…”
İsrael,
İsrael’de yaşamayanlar tarafından anlaşılması zor bir ülkedir. Bunu bütün iyi niyetli
yazarların unutmaması dileğiyle…
Aaron
Baruch (Ankaralı)
Karel
Valansi’nin yazısının tamamı.
Anadolu
ajansı – İsrael – Gazze sınır kapısı (Keren Şalom) yazısı
İkiniz de haklısınız..ben öyle görüyorum..
YanıtlaSilDAVULUN SESİ UZAKTAN HOŞ GELİR özdeyişine uygun olarak : Hiç bir kimsenin { yabancı bir ülkede yaşayanların } yaşamakta olduğum ülke olan Türkiye hakkında fikir yürütmek hakkına sahip olmadığı gibi, kurulduğu 1948 yılından beri ,büyük bir düşmanlık güden uzak ve yakındaki düşmanları ile devamlı savaş halinde yaşamak mecburiyetinde kalan, medeni ülkeler arasında sözü dinlenir,eğitim bilim ve kültür alanında geçmişi başarıları ile dolu, gizli de olsa giriştiği arabulucu görevini gerektiği gibi başarı ile tamamlamış, yurdumuzun Avrupadaki toprakları olan Trakya büyüklüğünden bir devlet olan İsrail hakkında kesinlikle orada yaşamayanların fikir yürütmesinin doğru olmadığını, düşünüyorum. Ünlü bilim adamları ve Akademisyenler dahi fikir yürütürken komplo teorisi kurguladıklarını asla unutmamak gerekir.
YanıtlaSilARON DOSTUM KAREL İN yazısını şimdi okudum ve cevabını çok haklı buluyorum ve her şeyden önce uzaktan gazel okumak kolaydır diyorum kaldı ki İSRAİL de olan bile tam nedenini bilemezken bence bğyle ahkam kesmek kolay saygılar
Sil