“Aşı hazır, hadi gel senden başlayacağız
deseler ne yaparsın?”
Acaba bu soruyu koronadan kurtulmuş, hatta
yoğun bakımda 15-20 gün yatmış birisine mi sormalı…
İnsan bir anda cevap veremiyor değil mi? Hani
şimdiye kadar “hele bir bulsunlar da bakarız,” diye bu soruyu
cevaplamaktan kaçtık. Ama tünelin ucunda ışık gözüktü, artık aşının kullanıma
sunulması için haftalar var gibi…
Önce bu soruya cevap vermek için bilgi sahibi
olmak gerektiği kanaatindeyim. Öyle ya bilmeden, okumadan, anlamadan bu vücuduma
zerk edecekleri bu aşının ne olduğunu öğrenmek gerek, değil mi? Korkarız
elbette, çünkü insan bilmediği şeyden korkar.
Bu aşı ne kadar güvenli, yan etkileri neler, peki
ya onay alındı mı, kim onaylamalı, nerede saklanacak, önce kimlere tatbik
edilecek, hangi şirketin aşısı daha güvenli, nasıl dağıtılalacak, bu işin
parasal boyutu ne, sonra kaç doz yapılacak bu aşı, çok bilinmeyen var. Kapıyı aralayalım
bakalım, nelerle karşılaşacağız…
AŞI NEDİR?
Aşı hastalıklara karşı bağışıklık sağlamak
amacıyla insan vücuduna verilen, zayıflatılmış hastalık etkeninin parçaları
veya salgılarından oluşan çözeltidir.
Mikropların veya virüslerin oluşturdukları
hastalıklara karşı vücudumuzun bağışıklık sistemi ürettiği antikorlarla karşı
koyar. Bağışıklık sistemimiz, zayıflatılmış
hastalık etkenini önceden tanırsa, ona göre antikor üretir ve gerçek mikrop
veya virüs kaptığımızda daha hastalık yaratmasına fırsat vermeden onu yok eder.
İşte genel çizgileriyle aşı buymuş…
Bu prensiplerle üretilmiş aşılar sayesinde
çiçek hastalığını dünyadan sildik, çocuk felci belasını yok ettik, veremi yendik
ve daha nice insanlık düşmanını bertaraf ettik.
Artık düşman da bilinçlendi, daha kuvvetli, daha
zor yenilen mikroplar ve virüsler üretiyor. 100 sene evvelki İspanyol gribine
insanlık 50 milyon kurban verdi.
Ama bu sefer öyle olmadı. Eskiden aşıların üretilmesi
yıllarca sürerdi. Bu pandemide her şey ışık hızıyla ilerledi ve senesi dolmadan
aşı hazır oldu. Yine de korona bir buçuk milyon cana mal oldu. Daha da bakalım
sonuna kadar kaç hayat sönecek.
HANGİ KURULUŞLAR İPİ GÖĞÜSLEDİ?
Aşıyı geliştirmek için yüzlerce kuruluş
gecesini gündüzüne katıp çalıştı. Bu kuruluşlardan pek çoğu başarılı oldu veya
olmak üzere. Ben en önde gelen dört kuruluşu ele almaya çalıştım. Bunlar sırasıyla:
1- Pfizer / BioNtech – Çok uluslu Amerikan şirketi.
2- Moderna – American Biotechnology Co.
3- Gamelya – Rus Tıbbi Araştırma enstitüsü
4-
Oxford
– Oxford Üniversitesi, İngiltere
BU AŞILARIN ETKİ YÜZDELERİ NASIL?
1- Pfizer / BioNtech – % 95
2- Moderna – % 95
3- Gamelya – % 92
4-
Oxford
– % 70
AŞILARA HANGİ
MAKAMLAR ONAY VERİYOR?
Dünyada bir ilaca ya da aşıya küresel anlamda onay veren iki büyük
kuruluş var. Birincisi FDA (ABD Gıda ve İlaç dairesi) ikincisi ise EMA (Avrupa İlaç
Ajansı)
Pfizer ve Moderna acil kaydıyla bu iki kuruluşa
baş vurdu. Kuruluşlar her iki firmanın müracaatını bu hafta acil olarak
değerlendirecekler. Neticenin çok çabuk alınacağını ve sonuçların olumlu
olacağı varsayılıyor. Ayrıca her ülkenin kendi onay mercii bulunuyor.
İngiltere’de herhangi ilaca veya aşıya onayı,
İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurulu (MHRA) adlı denetleyici kuruluş
veriyor.
Türkiye’de ise Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz
kurumu (TİTCK) ilaç tıbbi cihaz ve aşıların standartlara uygunluğunu belirliyor.
BU AŞILARIN BİRİBİRİLERİNDEN
FARKLARI NELER?
Bu dört kuruluşun ürettiği aşılar iki ayrı
sistemle yapıldı.
1-mRNA: Bilim insanları korona virüsünün yalnız
genetik kodlarını alıyor (mRNA) ve insan hücrelerine girebilmesi için yağ ile
kaplıyor. Yağ ile kaplanmış bu hücrelere insana aşı olarak enjekte ediliyor.
Bir insan hücresi,
bünyesindeki mRNA'nın kendisine mi ait olduğunu, yoksa yabancı bir mRNA mı
olduğunu ayırt edemez. Vücudumuzdaki hücreler virüsün mRNA’ sını okuyarak
çoğalmaya başlarlar. Yani korona
virüslerine dönüşürler. Ancak bu virüsler geri kalan kısımları olmaksızın
hiçbir işe yaramaz; insanı hasta edemez, tamamen anlamsız bir şekilde hücre
içerisinde veya dışarısında süzülürler. Ancak savunma hücreleri bu proteinleri
gördüğü anda, "yabancı madde" olarak algılar ve antikor
üretmeye başlar. Vücudumuzun bağışıklık sistemi artık bu bela virüsü
tanımıştır. Gerçek virüs bulaştığında çoğalmasına fırsat vermeden onu yok eder.
RNA aşıları kısa zamanda daha fazla üretim yapılabilmesine olanak sağlayacak
bir teknolojiye sahip.
RNA aşıları 21.Yüzyılda başarılabildi. Bir tıp mühendisliği çalışmasıdır.
Yalnız korona aşında değil pek çok alanda da insan sağlığı için bir umut
kapısıdır.
BioNtech ve Moderna aşıları mRNA tabanlıdır.
2- Viral Vektör: Geleneksel metottur. Aşılarda enfeksiyona sebep olan virüsler,
zayıflatılarak ya da etkisizleştirilerek vücuda enjekte ediliyor, böylelikle
vücut, kendisine zarar veremeyecek hale gelen virüse karşı bağışıklık kazanmayı
öğreniyor.
Viral vektör aşılarında da yine gen teknolojisi kullanılarak, virüsün
taşıdığı genetik materyalin bir kısmı, başka bir zayıf bir virüsün içine
yerleştiriliyor ve vücuda enjekte ediliyor. Hasta etme kapasitesi
olmayan bu zayıf virüsler vücudumuzun ürettiği antikorlarla yok ediliyor ve
böylece antikorlarımız virüsü tanımış oluyor. Gerçek virüs bulaştığında bizi
hasta edecek sayıya ulaşmadan antikorlarımız tarafından yok ediliyor.
Bu aşıların hammadde gereksinimi çok olduğunda mRNA tabanlı aşılara
göre daha zor bir imalat süreci vardır.
Oxford ve Gamelya aşıları da viral vektör tabanlı aşılardır.
AŞININ GÜVENLİ OLDUĞUNA İTİMAT EDEBİLİR MİYİZ?
Aşının güvenliği ile ilgili denemeler, önce hücre düzeyinde, sonra da
hayvanlar üzerinde laboratuvarlarda başlar. Ardından insanlarda denenir. Testin
temel ilkesi küçük bir grupla başlayıp aşının güvenliği ile ilgili, bir endişe
olmaması halinde bir sonraki aşamaya geçmektir.
Laboratuvar testlerinde güvenlikle ilgili bir sorun çıkmadığında bilim
insanları aşının veya tedavinin ne derece etkili olduğunu denemeye başlıyorlar.
Bu aşamada çok sayılı gönüllü üzerinde deneme yapmak gerekiyor.
Gönüllü deneklerin yarısına aşı, yarısına ise hiçbir etkisi olmayan plasebo
uygulanıyor. Araştırmacılar ve denekler kendilerine ne verildiğini bilmiyorlar.
Elde edilen tüm veriler kontrol edilip bağımsız gözlemcilerle
denetleniyor. Korona aşısı denemeleri
süreci çok hızlı işlemiş olsa da bu aşamaların hiçbiri atlanmadı ve tam olarak
gereği yerine getirilerek bağımsız komiserler tarafından denetlendi.
Binlerce denekten sadece birisi hayatını kaybetti. Oxford aşısının
denemeleri bu yüzden askıya alındı. Ancak deneğin başka bir sebepten öldüğü anlaşıcınca
denemeler yeniden başladı.
AŞILAR NEREDE SAKLANACAK?
Bir başka sıkıntı da aşıların nerelerde muhafaza edilmesiyle
ilgilidir. Bu konuda en büyük sıkıntı Pfizer’in ürettiği aşıda yaşanmakta. Bu
aşı -70 Santigrat derecede 6 ay saklanabiliyor.
Milyonlarca doz aşıyı böylesine özel bir ortamda saklayabilecek alt
yapı neredeyse hiçbir ülkede yok.
Pfizer’in ürettiği aşılar -4 Santigrat derecede sadece 5 gün
dayanabiliyor.
Moderna’nın ürettiği aşılar ise -20 Santigrat derecede 6 ay, -4 Santigrad derecede ise 30 gün
dayanabiliyor.
Gamelya ve Oxfard aşıları ise -4 Santigrad derecede 6 ay
dayanabiliyorlar.
AŞININ FİYATI NE KADAR?
1- Pfizer / BioNtech – 20 dolar
2- MODERNA – 33 dolar
3- Gamelya – 10 dolar
4-
Oxford
– 4 dolar
HANGİ, AŞI KAÇ DOZ OLARAK TATBİK EDİLECEK?
Yukarıda sözünü ettiğimiz bütün aşılar 2 doz olarak tatbik edilecek. Yani
4 milyon doz aşı ile 2 milyon ansan aşılanabilecek. İkinci doz birincisinde 28
gün sonra yapılacak.
Bugüne kadar bilinen tek doz tatbik edilebilecek tek aşı İsrail malı
BRILIFE aşısıdır. Bu aşı henüz birinci fazda olup muhtemelen 2021 yılının Nisan
ayında kullanıma hazır olacaktır.
HANGİ ÜLKE NE KADAR AŞI SİPARİŞ ETTİ?
İngiltere, geçtiğimiz çarşamba günü FDA
ve EMA onayını beklemeden genel kullanım için aşıya ulusal onay veren ilk
ülke oldu ve aşının önümüzdeki hafta piyasaya sürüleceğini açıkladı.
İngiltere Pfizer-BioNtech’in ürettiği korona aşısını ilk uygulayan ülke
olma yolunda.
Birleşik krallık Pfizer-BioNtech’in
üretti aşıdan 40 milyon, Moderna aşısında 5 milyon ve kendi öz malı Oxford
aşısından 100 milyon, yani toplam 145 milyon doz aşı sipariş etmiş bulunuyor.
İsrail, aşılama çalışmalarına başladı. Sağlık bakanlığı sağlık
kuruluşlarına günde 80 bin kişiyi aşılamak için hazırlık yapmalarını bildirdi.
İsrail kanal 12 televizyonu aşıların gelecek hafta gelmeye başlayabileceğini,
fakat kullanım içim FDA onayının bekleneceğini açıkladı.
İsrail -70 Santigrat derecede saklanması gereken mRNA tabanlı Pfizer-BioNtech
veya Moderna aşısı için gerekli alt
yapıya sahip ender ülkelerden biri.
İsrail 03.12.2020 Cuma günü Moderna ile 6 milyon doz aşı alımı için
anlaşmayı imzaladı. Bilindiği gibi İsrail aylar evvel Moderna’ya avans olarak
ciddi bir miktar ödeme yapmıştı.
Haber Türk’ün bildirdiğine göre ayrıca İsrail başbakanı Netanyahu
düzenlediği basın toplantısında korona aşısı satın almak için Pfizer-BioNtech
ile 8 milyon dozluk bir anlaşma imzaladığını bildirdi. Aşılar 2021 Ocak ayından
itibaren İsrail’e gelmeye başlayacak.
Türkiye’de ise durumular karışık.
- BBC Türkçe'ye konuşan halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Kayıhan
Pala, Covid-19'a karşı aşı ile toplum bağışıklığının oluşabilmesi için
nüfusun en az yüzde 67'sinin aşılanması gerektiğini ve bu hesapla
Türkiye'de yaklaşık 40-50 milyon kişinin aşı olması gerektiğini aktarıyor.
- Pala'ya göre, iki doz kullanılması gerektiği
açıklanan Covid-19 aşıları için Türkiye'nin 80 ila 100 milyon doz aşı
alımını yapması gerekecek.
- “Sayın Sağlık Bakanı yakın zamanda
Meclis'te yaptığı açıklamada bu yıl ancak 600 bin kişinin gribe karşı
aşılanabildiğini söyledi. Oysa Türkiye'de risk grubunda bulunan en az 29
milyon kişinin aşılanması gerekiyordu.”
- “Covid-19 aşısının ekonomik olarak elde
edilebilirliğinin yanında bu aşıların saklanma ve dağıtma koşulları gibi
sorunlar da eklendiğinde Türkiye'nin bunun altından kalkıp kalmayacağı
tartışma konusudur.”
- Pala, Türkiye'de 2021 yılının ilk 6 ayı içinde,
ihtiyacı olan seviyede aşıyı temin edemeyeceğini öngörüyor:
- “Buna ekonomik bir kaynak aktarsanız, dağıtımını
yapabilecek alt yapıyı da sağlasanız bile Türkiye bu 100 milyon doz aşıyı
ne kadar zamanda sağlayabilir? Çünkü her iki şirket de şu ana kadar
yaptıkları açıklamalarda ön siparişlerle bu aşıların yüzde 80-90'ını
şimdiden bazı ülkelere sattıklarını açıkladı.”
- 15 Eylül'den bu yana faz üç çalışmaları süren
Çin menşeli Sinovac aşısı ise dün itibariyle sağlık çalışanlarından sonra
gönüllü vatandaşlar üzerinde de uygulanmaya başlandı.
- Sağlık Bakanlığı, Sinovac aşısının bugüne kadar
726 gönüllü sağlık çalışanı üzerinde uygulandığını ve güvenlilik verileri
olumlu değerlendirildiği için aşı denemelerinin vatandaşlara açıldığını
duyurdu.
- Aşının toplamda 12 bin 450 gönüllü üzerinde
uygulanması planlanıyor.
- Şirketlerin faz çalışmalarını Türkiye'de
sürdürüyor olması, Türkiye'nin bu aşılarını satın alıp almayacağı ya da ne
kadar doz satın alabileceği konusunda belirleyici değil.
- Bunun için öncelikle şirketler ve ülkeler arasında
mali sözleşmelerin yapılması gerekiyor.
- Şu ana dek bilinen hiçbir sözleşmede Türkiye'nin
adı geçmemişti ancak Fahrettin Koca 19 Kasım'da yaptığı açıklamada, Çin
menşeli Sinovac aşısı için sözleşmelerin “bir-iki gün”
içerisinde imzalanacağını söyledi.
- Türkiye'de gerçekleştirilen faz çalışmalarından
sorumlu Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, aşı
satın alma yetkisinin ulusal bir karar olduğunu ve ancak Sağlık Bakanlığı
yetkililerince önerebileceğini söylüyor:
- “Kısa
sürede daha çok kişiye ulaşmak ve aşının farklı ırklardan kişilerdeki
etkisini görmek için faz çalışmaları ne kadar çok ülkede yapılırsa o kadar
iyidir. Ancak Biontech ve Sinovac aşılarının faz çalışmaları Türkiye'de
yapılması, Türkiye'nin bu aşıların satın alınacağı anlamına gelmez, bu
karar Sağlık Bakanlığı yetkililerince önerilir. Örneğin Japonya, Biontech
aşısını alacağını açıkladı ama Japonya'da aşının faz çalışması
yapılmamıştı.”
- Hacettepe
Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Murat Akova ise, “Baştan
istediğiniz kadar parasını vermiş olun, başlangıçtaki aşıların hepsi ne
Amerika'ya ne Avrupa'ya ancak yeter” diyor:
- “Türkiye'de
aşı satın alım aşamasında ne olup bitiyor, bilmiyoruz. Ancak Sinovac'ın
Türkiye'deki çalışması Sağlık Bakanlığı'nın yan kuruluşu olan Türkiye
Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından destekleniyor ve kısmi
bir bütçe sağlandı.”
- "Aşıların
farklı fiyatları, farklı üretim şekilleri olacak. Dolayısıyla her ülke ona
göre bir strateji belirleyecek. Öncelikli gruplar belirlenecek, mevcut
stoklar kullanılacak. Ondan sonra diğer kişiler aşılanmaya başlayacak.
Neresinden bakarsanız bakın, 2021'in sonundan önce pek rahatlama
gözükmüyor."
- Covid-19 aşısının Türkiye'ye ne zaman geleceği ve
nasıl uygulanacağına
ilişkin detaylar çarşamba günü Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın
düzenlediği basın toplantısında ele alındı.
- Koca, Çin merkezli Sinovac
firması tarafından üretilen Covid-19 aşısından 50 milyon dozun satın
alınması için anlaşıldığını açıkladı.
- Aşının vatandaşlara
ücretsiz uygulanacağını söyleyen Koca, aralık-ocak-şubat ayları gibi
aşının getirilmesi için sözleşme yapıldığını aktardı:
- "Aralık
ayında asgari 10 milyon olmak üzere 20 milyon hedefliyoruz. Ocak ayında 20
milyonda sorun yok. 50 milyon doz için sözleşme imzalandı."
- Diğer ülkelerle de
görüşmeler sürüyor
- Sağlık Bakanı Fahrettin
Koca, üç farklı Covid-19 aşısının temin edilmesine yakın olunduğunu ve bu
aşıların vatandaşlara uygulanabilmesi için gerekli lojistik ve altyapı
imkanlarının hazır olduğunu söylüyor.
- Sağlık Bakanı Fahrettin
Koca, Çin menşeli Sinovac şirketi ile 10 milyon doz CoronaVac aşısı için
sözleşme imzaladığını, Pfizer ve BioNTech aşısı için ise şirketle Aralık
ayında 1 milyon doz, daha sonra 25 milyon doz aşı olmak üzere görüşmelerin
sürdüğü açıkladı.
- Bakanın bahsettiği
üçüncü aşı ise Türkiye'de üretiliyor ve henüz Faz 1 çalışmaları devam
ediyor.
- Bakan Koca Çarşamba günü
yaptığı yazılı açıklamada, sözleşme yapılan Sinovac aşısının ilk kısmının
Türkiye'ye 11 Aralık'tan sonra gelmesinin beklendiğini söylüyor:
- "Şu anda teminine
en yakın olduğumuz üç aşıdan birisi olan, sözleşme imzaladığımız aşı ile
ülkemizde geliştirilen aşılardan ilk klinik çalışmalara ulaşan aşı "inaktif"
diye bilinen aşılardır. İnaktif aşılar, farklı hastalıklar için uzun
yıllardır ülkemizde uygulanmakta olan ve uzun dönem güvenlilikleri bilinen
aşılardır."
- Pfizer ve Biontech aşısı
hakkında ise "Temin etmek üzere olduğumuz diğer aşı ise mRNA aşısıdır
ve genetik yoldan etki eden ve daha kısa sürede üretilebilen bir aşıdır.
mRNA aşıları insanlarda yeni uygulanan bir teknoloji ile hazırlanmaktadır.
Çalışmalarda kısa dönem başarılı sonuçlar alınmıştır" diyor.
- Koca, aşıların temini
sonrasında vatandaşlara uygulanabilmesi için lojistik ve altyapı
imkanlarının hazır olduğunu kaydediyor.
Ne diyelim, hayırlı olsun, sonunda
zombilere dönmeyelim de….
Bu yazımı anlattıklarıyla beni ağlatan, Azrail’e külahını ters giydirip cehennemden firar eden can dostum, kan kardeşim, eski toprak Erol (Elyo) Muraben ve kanatsız
melek karısı canım Mati Muraben için yazdım. Esen kalın, sağlıklı kalın kardeşlerim, daha bu dünyada işimiz var…
Sevgiyle kalın…
Aaron Baruch (Ankaralı)
Kaynakça :
Haberci
: Pfizer’in
aşısı FDA onayına sunuldu – Haberci TV
BBC
News - Koronavirüs
aşısı için yarış: Aşı siparişlerinde hangi ülke ne durumda? - BBC News Türkçe
TRT Haber
- İsrail
COVID-19 aşısı için Pfizer ile anlaşma imzaladı (trthaber.com)
THE
TIMES OF ISRAEL - Israel
may get 4 million COVID shots this month, start vaccinating -- reports | The
Times of Israel
Anadolu
Ajansı - İsrail,
Kovid-19 aşısı almak için ABD'li firmayla anlaştı
Sözcü
- Corona
aşısı bu dolaplarda saklanacak - Sağlık son dakika haberler (sozcu.com.tr)
YNet
- ישראל חתמה עם "מודרנה"
על תוספת למנות החיסונים נגד קורונה (ynet.co.il)
Walla
News - פייזר:
בגלל מחסור בחומרים, נייצר השנה רק חצי מהחיסונים - וואלה! חדשות
(walla.co.il)
Walla News - במינוס 70
מעלות: המקפיאים שיאחסנו את החיסונים של פייזר - וואלה! חדשות
(walla.co.il)
Evrensel - mRNA
aşısı nedir, nasıl geliştiriliyor? mRNA aşısı genlerimizi değiştirebilir mi? - Evrensel
benim de kafam karışık ama aşı gelirse hiç tereddütsüz olurum cesur bir defa korkak bin defa ölürmüş artık bu kadar kısıtlanmaktan bıktım ve gerçek anlamda çok bunaldım yani ya herro ya merro yeter be fikrim bu çin aşısı bilmem ne aşısı
YanıtlaSilBIZLER KOLERA TIFO KIZAMIK KIZIL DEVRINDE BUYUDUK. OZAMAN ASIYA EVET DEDIK HEM MEDYADA YAZMADAN SIMDIKI GIBI, TUBERKULOZ ZATURE YE KARSI ASI YAPILIRKEN BOYLE TEREDUT YOKTU .. 60 YAS USTU KORONA VIRUSUNE YAPISMA TEHLIKESI ASI TEHLIKESINDEN YUKSEK . ISRAEL SAGLIK BAKANLIGI BU ASILARI ONAYLIYORSA. TEREDUTSUZ EVET DERIM . 50 YIL ONCE ASILARA EVET DEDIYSEK SIMDI NEDEN YOK DIYELIM .[
YanıtlaSil